Mübadillerin ana vatana dönüşünün 100. yılı

 
Mübadillerin ana vatana dönüşünün 100. yılı Mübadillerin ana vatana dönüşünün 100. yılı

Sinop’ta mübadelenin 101. Milletin hayatı tehlikeye maruz kalmadıkça savaş bir cinayettir’ felsefesini benimsemeye, dünya halklarını da ’Yurtta sulh, cihanda sulh’ şiarını özümsemeye davet ediyoruz. yıl dönümü anısına denize çelenk bırakıldı. Bu sözleşmeyle Türkiye’den Yunanistan’a göç eden Rum/Ortodokslar ile Yunanistan’dan Türkiye’ye göç eden Türk/Müslümanlar, uluslararası bir hukuki terim ile mübadil adını almıştır. 2023 yılında da bizi mutlu eden bir olay, 2015 yılında tadilatına başlanan Drama Şadırvan Camisi’nin restorasyonu tamamlanarak kültür merkezi fonksiyonuyla insanlığın mimari mirasına kazandırılması olmuştur. Daha sonra günün anlam ve önemini okuyan Mübadele ve Balkan Halkları Kültür Araştırmaları ve Dayanışma Derneği Başkanı Kenan Aral, “Türkiye ve Yunanistan arasında 30 Ocak 1923’te Lozan’da imzalanan Türk-Yunan Mübadele Sözleşmesi, iki ülke arasında barışın temelini atmış ancak yaklaşık iki milyon insanı vatanlarından koparmıştır. Bu durumu AB ve Yunanistan yetkililerine bir kez daha şikâyet ediyoruz. Bizler, Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceğiyiz. Çekilen acılar bir daha yaşanmasın” dedi. Bu tarihi olay, göç, savaş, barış, insan hakları, kültürel çeşitlilik, kimlik, aidiyet gibi konuları gündeme getirdiği kadar, ayrıca iki ülke arasındaki dostluk ve işbirliğinin güçlendirilmesi için bir fırsat sunmaktadır. Biz mübadiller, hiçbir ötekileştirişi söylemi kabul etmiyoruz. Bugün, Lozan’da imzalanan Mübadele Sözleşmesi’nin 101. Göçlerin en önemli nedeninin savaşlar olduğunu hatırlatıyor, tüm politikacıları ’Savaş zaruri ve hayati olmalıdır. Biz mübadiller, Cumhuriyetimizin bizi bir arada tutan en değerli unsur olduğunu vurguluyoruz. Ancak bu konuda ileri bir adım atılmadığı gibi, son dönemde artan bir sıklıkta ve sebepsiz vize reddi almaya başladık. Mübadiller, yeni yurtlarında zorluklarla mücadele etmiş, ama Türkiye Cumhuriyeti’nin inşasına ve ilerlemesine önemli katkılar sağlamıştır. Acılar ile yoğrulmuş geçmişimizden edindiğimiz birikimi ülkemizin yarınlarına adamaya hazır, mübadil torunları olarak kamu yönetiminden ekonomiye, güvenlikten bilime, siyasetten sanata kadar tüm alanlarda daha fazla temsil edilmeyi arzuluyor ve sorumluluk almaya hazır olduğumuzu vurgulamak istiyoruz. yılıdır. Bizler, Türkiye Cumhuriyeti’nin sadık ve onurlu vatandaşlarıyız. Bu sıkıntıların başında vize sorunu gelmektedir. Mübadele, sadece Türkler ve Yunanlılar için değil, hiç kuşkusuz tüm insanlık için önemli dersler içermektedir. Sinop Mübadele ve Balkan Halkları Kültür Araştırmaları ve Dayanışma Derneği tarafından mübadelenin 101. Bu küresel sorunlarımızın yanında, biz mübadillerin yaşadığı sıkıntılar da maalesef devam etmektedir. yıl dönümü nedeniyle tören düzenlendi. 100 yıldır coğrafyamızı saran ateşlerden bizi koruyan Atatürk ilke ve devrimleri doğrultusunda yürüdüğümüzü belirtiyoruz. Bu tarihi günü hatırlamak, hatırlatmak; anmak ve anlamak istiyoruz. yılı, mübadillerin ana vatana dönüşünün ise 100. Mübadillerin doğdukları topraklarda bıraktıkları ve hayatlarını tamamladıkları yeni yurtlarına taşıyabildikleri kültürel miras, iki ülke arasındaki ortak tarih, kültür ve sosyal bağların bir özeti gibidir. Mübadil çocuklarının dede topraklarını ziyaret etmeleri insani bir haktır, vicdani bir görevdir ve orada benzer çileleri çekmiş Anadolu Rumları ile ilişki kurmalarının Türk Yunan dostluğuna ve dünya barışına da büyük katkı sağlayacağını da görüyoruz. Valilik binası önünde başlayan program Atatürk Anıtı’na çelenk bırakılması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla devam etti. Bu güzel çalışmaların iki ülkede de sürmesi biz mübadil çocuklarını sevindirmektedir. Bizler yıllardır mübadil çocukları için vize kolaylığı talep etmekteyiz. . Bizler, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu unsurlarıyız.

Mübadillerin ana vatana dönüşünün 100. yılı

Bugün, Lozan’da imzalanan Mübadele Sözleşmesi’nin 101. Bizler yıllardır mübadil çocukları için vize kolaylığı talep etmekteyiz. yılıdır. Bu tarihi günü hatırlamak, hatırlatmak; anmak ve anlamak istiyoruz. Bu tarihi olay, göç, savaş, barış, insan hakları, kültürel çeşitlilik, kimlik, aidiyet gibi konuları gündeme getirdiği kadar, ayrıca iki ülke arasındaki dostluk ve işbirliğinin güçlendirilmesi için bir fırsat sunmaktadır. Biz mübadiller, Cumhuriyetimizin bizi bir arada tutan en değerli unsur olduğunu vurguluyoruz. . Mübadillerin doğdukları topraklarda bıraktıkları ve hayatlarını tamamladıkları yeni yurtlarına taşıyabildikleri kültürel miras, iki ülke arasındaki ortak tarih, kültür ve sosyal bağların bir özeti gibidir. Ancak bu konuda ileri bir adım atılmadığı gibi, son dönemde artan bir sıklıkta ve sebepsiz vize reddi almaya başladık. yıl dönümü nedeniyle tören düzenlendi. Acılar ile yoğrulmuş geçmişimizden edindiğimiz birikimi ülkemizin yarınlarına adamaya hazır, mübadil torunları olarak kamu yönetiminden ekonomiye, güvenlikten bilime, siyasetten sanata kadar tüm alanlarda daha fazla temsil edilmeyi arzuluyor ve sorumluluk almaya hazır olduğumuzu vurgulamak istiyoruz. Sinop Mübadele ve Balkan Halkları Kültür Araştırmaları ve Dayanışma Derneği tarafından mübadelenin 101. Mübadele, sadece Türkler ve Yunanlılar için değil, hiç kuşkusuz tüm insanlık için önemli dersler içermektedir. Bu sıkıntıların başında vize sorunu gelmektedir. Mübadiller, yeni yurtlarında zorluklarla mücadele etmiş, ama Türkiye Cumhuriyeti’nin inşasına ve ilerlemesine önemli katkılar sağlamıştır. Biz mübadiller, hiçbir ötekileştirişi söylemi kabul etmiyoruz. Daha sonra günün anlam ve önemini okuyan Mübadele ve Balkan Halkları Kültür Araştırmaları ve Dayanışma Derneği Başkanı Kenan Aral, “Türkiye ve Yunanistan arasında 30 Ocak 1923’te Lozan’da imzalanan Türk-Yunan Mübadele Sözleşmesi, iki ülke arasında barışın temelini atmış ancak yaklaşık iki milyon insanı vatanlarından koparmıştır. Sinop’ta mübadelenin 101. Bu güzel çalışmaların iki ülkede de sürmesi biz mübadil çocuklarını sevindirmektedir. Göçlerin en önemli nedeninin savaşlar olduğunu hatırlatıyor, tüm politikacıları ’Savaş zaruri ve hayati olmalıdır. Bizler, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu unsurlarıyız. Milletin hayatı tehlikeye maruz kalmadıkça savaş bir cinayettir’ felsefesini benimsemeye, dünya halklarını da ’Yurtta sulh, cihanda sulh’ şiarını özümsemeye davet ediyoruz. 100 yıldır coğrafyamızı saran ateşlerden bizi koruyan Atatürk ilke ve devrimleri doğrultusunda yürüdüğümüzü belirtiyoruz. 2023 yılında da bizi mutlu eden bir olay, 2015 yılında tadilatına başlanan Drama Şadırvan Camisi’nin restorasyonu tamamlanarak kültür merkezi fonksiyonuyla insanlığın mimari mirasına kazandırılması olmuştur. Bizler, Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceğiyiz. Bu sözleşmeyle Türkiye’den Yunanistan’a göç eden Rum/Ortodokslar ile Yunanistan’dan Türkiye’ye göç eden Türk/Müslümanlar, uluslararası bir hukuki terim ile mübadil adını almıştır. Çekilen acılar bir daha yaşanmasın” dedi. Bizler, Türkiye Cumhuriyeti’nin sadık ve onurlu vatandaşlarıyız. Valilik binası önünde başlayan program Atatürk Anıtı’na çelenk bırakılması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla devam etti. Bu durumu AB ve Yunanistan yetkililerine bir kez daha şikâyet ediyoruz. Mübadil çocuklarının dede topraklarını ziyaret etmeleri insani bir haktır, vicdani bir görevdir ve orada benzer çileleri çekmiş Anadolu Rumları ile ilişki kurmalarının Türk Yunan dostluğuna ve dünya barışına da büyük katkı sağlayacağını da görüyoruz. yılı, mübadillerin ana vatana dönüşünün ise 100. Bu küresel sorunlarımızın yanında, biz mübadillerin yaşadığı sıkıntılar da maalesef devam etmektedir. yıl dönümü anısına denize çelenk bırakıldı.